Dave ve Emma görünüşte mükemmel bir banliyö rüyası yaşıyorlardı. Harika bir ev, iki güzel çocuk ve başarılı bir kariyer. Ancak bu mükemmel görünen şeyin içinde bir yerlerde hâlâ heyecan ve o ana duyulan özlem vardı. Monotonluktan kurtulmak istiyorlardı ve ilişkilerine biraz heyecan katmaya karar verdiler. Planları basitti. İlişkilerindeki ateşi yeniden canlandırmak amacıyla bir geceliğine başka biri gibi davranırlar. Görünüşte zararsız olan bu kaçışın gizemli ve tehlikeli bir hikayeye dönüşeceğini bilmiyorlardı. Olay, Emma’nın “yabancı”yı beklediği New York’taki bir otelin barında meydana geldi. Ancak beklenmedik bir şekilde gizemli yaşlı bir adamın gözüne takılır.